19.05.2014

İçten Gelen-27

İnce bir tahtadan yapmış olduğum köprüden, diğer binaya geçmek için adım attığında, çatıdan otomatik bir silah ile sıkılan onlarca mermi köprünü kırıp parçalarsa, düşmemek için can havliyle geri atlarsın ya; işte öyle atlamıştım evimin camından içeri. yukarıda ki hayali arkadaştan kaçmak mı daha mantıklıydı yoksa yüzleşmek mi diye düşünürken çalan kapının sesiyle irkilmem, köşeden koşar adım döndüğünde burun buruna çarpışmamak için yaşadığım irkilmenin aynısıydı. yaşlılık belirtisinin boy gösterdiği bu vücutta, aşağı yukarı geçirdiğim 30 yılın neticesinde öğrendiğim en önemli şey; ne olursa olsun anı yaşamanın tadından hiçbir zaman vazgeçme iken, yapamamışım bu zamana kadar ki üzüldüm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

cem ben. arada sırada karalıyorum sadece.