27.12.2021

İçten Gelen - Final

Kendimi çekmeceleri kurcalarken bulduğumda anlamıştım aslında. İçimde, en derin yerlerden gelen bir çağrı vardı. Gürültü demek pek doğru olmaz, yüksek ses belki, belki de normal ses tonunun bir tık üzerinde olan, ve fakat bana  haykırış gibi hissettiren bir sesti bu çağrı, sanki sessiz bir çığlık. 

Bırakmak  en doğrusu diyordu geride kalan yılları emin bir şekilde. Üzülmemek ama yok saymamak, Keşke yeniden dememek, hiç olmamış gibi de küçültmemek bu hissi. 

Düşünceler içerisinde yuvarlandıkça beni yoran bir dünya. Uyum sürecinin her geçen gün daha da zorlaştığı, keyif almaya çalışmak için kendimi zorladığın ve belki de aynı şeyleri yaparken farklı sonuçlar beklediğim bir gün daha geride kaldı. 

Gecenin sonunda yapabildiğim tek şey camdan dışarıya, karanlık gecenin içindeki ışık süzmelerine bakmak, oradaki yaşantıların zorluklarını hayal etmek, şu an sıcak bir evde olmanın vermiş olduğu ufacık huzur duygusuyla mutlu olmaya çalışmak…

Aldığın nefese sadık olmaktan başka ne kaldı ki gerçekten. Hiç değilse diye iç geçirip derin bir nefes daha aldıktan sonra yeniden unutup yeniden hatırlayacağım sabah, kaldığım yerden devam ettiğim güne ve yine sadık olacağım her gün defalarca tekrarladığım nefes alışıma. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

cem ben. arada sırada karalıyorum sadece.